Tekerlekli İskemle Nedir?

Raporla
Soru

Lütfen bu soru ile ilgili eklemek veya paylaşmak istediğiniz düşüncelerinizi kısaca yazın.

Raporla
İptal

Bilgilerinizi yazabilir misiniz? Tarihçe de olabilir.

Cevap ( 1 )

  1. Lütfen bu cevabın neden rapor edilmesi gerektiğini düşündüğünüzü kısaca açıklayın.

    Raporla
    İptal

    Tıbbi ve fiziksel rehabilitasyonun başlıca amacı, hastalık ya da kaza nedeniyle ağır şekilde sakatlanmış bir kişiyi, başkasının yardımına gereksinim duymadan, kendi işini kendi görebilecek duruma getirmek, günlük işlerinde bağımsızlığa kavuşturmak ve yaşam kalitesini yükseltmektir. Ancak çoğu kez, bu amaca ulaşmak için bir takım yardımcı araçlara gerek duyulabilmektedir. Kendi kendine yardım araçları içinde en çok kullanılanlardan biri tekerlekli iskemlelerdir (Tİ)

    Tİ’ler çok çeşitli malzemelerden yapılmakta olup şekil ve büyüklükleri de değişkenlik göstermektedir. Bu nedenle hasta için Tİ seçilirken, amaca en uygun olanını seçmek çok önemlidir. Doğru seçilmiş Tİ, kişinin sağlığını ve fonksiyonel kapasitesini en yüksek düzeye ulaştırabilir. Özel bir hasta için Tİ reçete edilirken o kişiye uygun özellikler belirtilmeli ve Tİ’nin buna göre yapılması istenmelidir. Kişiye özgün Tİ yaptırmak zor ve pahalı olduğundan, daha çok genel özellikleri bilinen Tİ’lerden bir seçim yapmak zorunda kalınır. Bu seçim yapılırken Tİ’nin sağlamlığı, markası, garanti süresi, servis, ek parçaların bulunması kolaylığı ve elbette maliyeti gibi faktörlere dikkat edilir.

    Tİ’ler genel olarak 1) Manuel (elle idare edilen), 2 ) Akülü olmak üzere ikiye ayrılır.

    Elle kullanılan Tİ’ler daha hafif ve küçüktür. Katlanarak arabada taşınabilir ve uygun çevre koşullarında rahat hareket olanağı sağlar. Tİ’yi elle itmek, kol ve omuz kaslarının kuvvetlenmesini sağladığı gibi kalbin ve kan dolaşımının iyileşmesine de yardımcı olur.

    Ancak el ve kollarındaki kas gücü yeterli olmayan, ya da fonksiyonel bağımsızlığını daha da artırıp günlük yaşantının her etkinliğine katılmak isteyen hastalar akülü Tİ tercih edebilirler.

    Akülü Tİ’ler manuel iskemlere göre bağımsızlığın belirgin şekilde artmasını sağladıkları gibi daha az enerji tüketimiyle hastanın toplumsal yaşama tam olarak katılmasına yardımcı olurlar.

    Standart bir Tİ’de aranan özellikleri şu şekilde özetleyebiliriz :

    1) Günlük yaşam etkinliklerini ve fonksiyonel bağımsızlığın en iyi şekilde yapılmasını sağlamalı,

    2) Postür (duruş) bozukluklarına düzeltmeye yardımcı olmalı,

    3) Rahat ve kullanışlı olmalı,

    4) Vücut imajının bozulmasına yol açmamalı.

    İşte bu nedenlerle Tİ seçiminde çok dikkatli olmalı ve hastanın gereksinimlerini en iyi karşılayabilecek iskemleye karar verilmelidir.

    Son zamanlarda giderek daha çok sayıda hasta akülü Tİ’yi tercih etmektedir.

    Akülü Tİ’ler hastanın daha az enerji harcamasıyla daha fazla fonksiyonel bağımsızlık kazanması amacıyla kullanılmaktadır. Kas güçleri manuel Tİ kullanmaya yeterli olmayan veya aşırı halsizlik nedeniyle bunları kullanamayan ya da kullanmak istemeyen hastalar için çözüm akülü Tİ’lerin kullanılmasıdır.

    Bu tür iskemlelere en çok gereksinim duyan hasta grupları arasında yüksek seviyeli omurilik yaralılar (tetrapleji /parapleji), amiyotrofik lateral skleroz, ilerleyici kas hastalığı olanlar, ileri mültipl sklerozlular, kronik yorgunluk hastaları, spina bifidalılar, ileri serebral felç, kafa travması ve polio sekeli hastalar sayılabilir.

    Akülü Tİ’ler genellikle tek elle kullanılan ve vites koluna benzeyen kısa bir levye (joystick) aracılığıyla hareket ettirilir; iskemlenin ileri-geri ve tüm yönlere dönüşleri bu levye kullanılarak yapılır, dolayısıyla biraz pratik yaptıktan sonra kullanımları son derece kolaydır.

    Bu avantajlarına karşılık akülü Tİ’lerin manüel olanlara göre daha pahalı olması, biraz daha fazla yer kaplaması ve bir yerden başka bir yere taşınmalarının zorluğu gibi dezavantajları vardır. Son zamanlarda daha kolay katlanabilen+ ve taşınabilen, daha hafif, akülü Tİ’ler yapılmaya başlanmış olup sakatlığı çok ağır olmayan hastalar tarafından tercih edilmektedir.

    Akülü Tİ’leri genel özellikleri bakımından dört guruba ayırmak mümkündür :

    1) Standart katlamalı, hafif ve nisbeten maliyeti düşük olanlar,

    2) Yalnız ev içinde kullanılanlar,

    3) Ev dışında kullanılabilenler,

    4) Ev dışında ve ağır iş koşullarında kullanıma uygun olanlar.

    Hastanın sakatlığını, fonksiyonel bağımsızlık durumunu, toplumsal yaşama katılma potansiyelini ve motivasyonunu değerlendirerek bu avantaj veya dezavantajlar kıyaslanır ve sonuçta en uygun olacağına inanılan iskemle tipine karar verilir. Bu kararı en iyi verebilecek olanlar hastaya takip eden FTR uzmanı hekim ve fizyoterapisttir.

    Hastanın fiziksel kapasitesi ve psikolojik motivasyonuna göre akülü Tİ’de başka özellikler de istenebilir. Örneğin çok ağır sakatlık nedeniyle ellerini kullanamayan hastalar için “çene kontrollu “ veya “ses kontrollu” Tİ’ler vardır ve böylece hasta yalnızca başını ve çenesini hareket ettirerek Tİ’yi dileği tarafa yönlendirebilir.

    Akülü Tİ’lerin çoğununun arkalığı sabit olduğu halde, istek üzerine ayarlanabilir şekilde de yapılabilir. Böylece hastanın günlük yaşam etkinliklerindeki ihtiyaca göre veya omurgasındaki deformiteye göre pozisyon alması ve yara oluşumunu engellemek için basınç dağılımı olanağı verilmiş olur.

    Günümüzde, gelişen teknolojiye birlikte akülü Tİ’ler daha hafif, daha az yer kaplayan ve daha çok hareket yeteneğine sahip olacak şekilde üretilmeye başlanmış olup ek özellikler de içerebilmektedir. Bu konudaki en yeni gelişmelerden biri ayağa kalkmaya ve dik durmaya olanak veren iskemlelerdir. Bir butona basarak dik duruma gelebilen bu iskemlelerde diz ve bel hizasındaki kemerler hastayı sabitlemekte ve böylece uzun süre ayakta durabilmesine olanak sağlamaktadır. Bu tür iskemleler hem tedavide hem de günlük kullanımda bir takım avantajlar kazandırmaktadır.

    Örneğin ;

    · Gövde ve bacak kaslarındaki kasılmalar azalır, kas ve tendonların gerilmesi ile kontraktür gelişimi önlenebilir,

    · Mesane ve barsak boşalımları kolaylaşır,

    · Kalp- damar sistemi olumlu yönde uyarılır,

    · Ortostatik hipotansiyon (ayağa kalkınca tansiyonun düşmesi) önlenir,

    · Basınç dağılımı sayesinde bası yaralarının gelişmesi engellenir,

    · Bacakların vücut ağırlığını taşımasıyla kas ve kemik dokuları uyarılır, kemik yoğunluğunun azalması yani osteoporoz engellenir,

    · Dik durma pozisyonunda iken hasta daha çok uğraşı tedavisi veya günlük yaşam etkinliklerine katılabilir,

    · Klasik “tilt table” egzersizleri sırasında yapamadığı pek çok etkinliği yapma olanağı kazanır,

    · Hastayı gün boyu yatakta veya Tİ’de oturur duruma bağlı kalmaktan kurtarır,

    · En önemlisi: Hasta dik durduğunu gördükçe kendini daha iyi hisseder, morali düzelir, karşısındaki insanla yüz yüze konuşabilir, motivasyonu artar, depresyon önlenir.

    Sayılan bu avantajlarına karşılık bazı dezavantajlar da vardır ve seçim yapılırken bunları da göz önüne almak gerekir :

    · Bilinci tam açık olmayan, tam kooperasyon sağlanamayan hastalarda ve çok üst seviyeli tetraplejik omurilik yaralı hastalarda sakıncalı olabilir,

    · Kalça, diz ve ayak bileklerinde ileri derecede kontraktürü olan hastalarda dik duruş mümkün olamaz,

    · Ev veya hastane dışında dik pozisyona getirilmesi, düşme tehlikesi nedeniyle sakıncalı olabilir.

    Tekerlekli iskemle teknolojisindeki gelişmeler bunlardan ibaret değildir. Örneğin “ çevre kontrollu” Tİ’ler yapılmaktadır. Bu sayede hastalar Tİ’deki kumanda panelinden kendi çevrelerindeki pek çok elektronik araca erişim olanağına kavuşabilmektedir; örneğin, ısınma, aydınlanma, bilgisayar, TV, internet erişimleri v.b. gibi günlük yaşantıda gereksinim duydukları fonksiyonlarda bağımsızlık kazanmış olmaktadırlar.

    Tİ’ye bağımlı durumda olan hastaların merdivene gereksinim duyulmayan bir evde yaşamaları temel prensip olmakla birlikte, bu olanağa kavuşamayanlarda çözüm olarak, merdiven çıkabilen Tİ’ler yapılmıştır. Bu tür iskemleler, kaldırım ve küçük engellerden de kolayca geçebildiği için ev veya ofis dışında gezinme olanağını da artırmaktadır. Ancak ağır oluşları, taşınma güçlüğü ve artan maliyetleri önemli dezavantajları arasındadır.

    Sonuç olarak; Tİ konusunda karar verirken hastanın fiziksel durumunu ve sosyal gereksinimlerini ayrıntılı bir şekilde göz önüne alarak en uygun seçim yapılması gerektiğini söyleyebiliriz.

    Kaynak: Prof. Dr. Tunç Alp KALYON

Bir Cevap Yazın


Yanıt vererek Hizmet Politikası kabul etmiş olursunuz.