Omurilik felcinin erkeklerin cinsel fonksiyonları üzerindeki etkileri nelerdir?

Raporla
Soru

Lütfen bu soru ile ilgili eklemek veya paylaşmak istediğiniz düşüncelerinizi kısaca yazın.

Raporla
İptal

bilgi verir misiniz?

Cevap ( 1 )

  1. Lütfen bu cevabın neden rapor edilmesi gerektiğini düşündüğünüzü kısaca açıklayın.

    Raporla
    İptal

    Omurilik Felçli (OF) kişilerde cinsellik ile ilgili yapilan çalışmalarda bu kişilerin çogunun aktif cinsel yaşamı olduğu saptanmıştır. Örneğin Cole ve ark. bu kişilerin % 70 inin cinsel ilişki kurduğunu; ve bundan zevk aldıklarını ortaya koymuştur. Sertleşme işlevi OF ye ikincil olarak bozulsa da seksüel fonksiyonların bu kişilerin yaşamında önemli bir yeri olduğunu kabul etmek gerekir.

    Erektil (sertleşme) ve ejakulatuar(boşalma) fonksiyonlar OF li birkaç grup kişide çalışılmıştır.1948 de Munro ve arkadaşları paraplejik ve tetraplejik 84 erkekte travmadan sonra % 74 ünde ereksiyonun olduğunu saptamışlardır. Bu çalışmada kauda ekiuna lezyonu veya sakral spinal kord da transeksiyon olan kişilerde ereksiyon olmadığı saptanmıştır. Talbot 1955 te OF li kişilerin % 60 ının ereksiyonları olduğunu ancak sadece % 40 ının cinsel ilişki kurabildiğini belirtmiştir. OF li erkeklerin büyük çoğunluğu ereksiyonlarını travmadan 6 ay sonra geri kazanmıştır ancak bu çalışmada lezyonun yeri belirtilmemiştir. Zeitlin ve arkadaşları 100 OF li erkeğin incelendiği serilerinde % 64 ereksiyon varlığını vurgulamışlardır. Bors ve Comarr 529 OF li kişide hasarın seviyesi ve komplet veya inkomplet (tam veya yarı kesi) olmasına göre erektil ve ejekulatuar(sertleşme ve boşalma) seksüel fonksiyonu değerlendirmişlerdir. Bu araştırmacılar üst motor lezyonlarını alt motor lezyonlarından ayırmışlardır. Üst motor lezyonu mesane ve seksüel fonksiyonlar göz önüne alındığında sakral refleks arkının üzerindeki spinal kord lezyonlarıdır. Erişkinde S2-S4 sinir kökleri orta lomber vertebra düzeyindedir. Üst motor lezyonları lezyonun altında spastisiteye yol açar bu durumda mesanede refleks kontraksiyonlar ve alt ekstremite reflekslerinde hiperaktivite saptanır. Alt motor lezyonları direkt olarak sakral refleks arkına,kauda ekiuna veya konus medullaris e olan lezyonlardır. Alt motor lezyonlarında, mesane flasktr,anal ve eksternal sfinkter tonusu azalmış veya kaybolmuştur. Komplet veya inkomplet üst motor lezyonu olan kişiler genellikle refleks ereksiyonlarını korurlar ancak bu ereksiyonlar genellikle kısa süreli,önceden bilinmeyen,ve bu nedenle de genellikle ilişki için uygun olmayan ereksiyonlardır. Komplet alt motor nöron lezyonu olan kişiler çok nadiren ereksiyon sağlayabilirler ve bunların çoğunluğu psikojenik kökenlidir. Comarr 115 üst motor lezyonlu ve 35 alt motor lezyonlu OF li erkeği araştırmıştır. Üst motor lezyonu olan kişilerin % 92 si dışarıdan uyarı ile ereksiyon sağlayabilmiş, % 94 ünde spontan ereksiyonlar görülmüş, ancak % 22 si psikojenik ereksiyonu başarabilmiştir. Buna karşin alt motor lezyonu olan erkekler nadiren ereksiyon sağlayabilmişlerdir.Alt motor nöron lezyonu olan kişilerin hiçbirisi refleks ereksiyon sağlayamamıştır,sadece % 11 i spontan ereksiyonu başarabilmiş,%26 sinda psikojenik ereksiyon gözlemlenmiştir. Bir başka OF li erkek grubunda % 62 si cinsel ilişki girişiminde bulunmuş ve % 43 ü bunda başarı sağlamıştır. Tsuji ve arkadaşları 638 OF li erkeği incelemişler ve %54 ünün erektil(sertleşme) fonksiyonlarnı koruduğunu saptamışlardır,bu kişilerden çoğunluğunun daha çok inkomplet (tam olmayan) yaralanması olanlar olduğunu saptamışlardır. Chapelle ve ark. yaralanma düzeyinin T12 aşağısında ve genital duyunun normal olduğu 149 kişide psikojenik ereksiyonun korunduğunu saptamışlardır. Bunlar ve diğer serilerden bu erkeklerin % 70 inin erektil fonksiyonlarının geri döndüğü anlaşılmaktadır.

    Travmadan sonra spinal şok döneminde erektil fonksiyon kaybolur, ereksiyonun tekrar geri dönmesi için gereken zaman inkomplet lezyonlarda birkaç gün iken diğer bazı yaralanmalarda 1 yıldan fazladır.Tsuji ve ark. travmadan sonra 1 yıl içinde % 80 kişide erektil fonksiyonun döndüğünü saptamışlardır. Bu nedenle ilk rehabilitasyon döneminde seksüel disfonksiyon nedeniyle dönüºü olmayan tedaviler planlanmamalıdır. OF li kişi bu durumun hayat boyu sürecek bir gerçeklik olduğunu kavrar kavramaz cinsel eğitim bağlatılmalıdır.

    Orgazm olabilme ile ilgili OF li erkeklerde yapılan çalışmalarda %42-%47 arası kişi orgazm olabildiklerini belirtmişlerdir. Tam yaralanması olan erkeklerde bu oran %38 olarak saptanmıştır.(ofd.org.tr)

Bir Cevap Yazın


Yanıt vererek Hizmet Politikası kabul etmiş olursunuz.